Dünyadaki en yaşlı insan olan Emma Morano, tam 3 yüzyıla yayılmış bir hayat sonrasında, 15 Nisan günü, aramızdan ayrıldı. Bu özel kadın, geçtiğimiz Kasım ayında 117 yaşına basmıştı…
İnsan böylesine uzun bir yaşama, özeniyor özenmesine de; bu istek biraz da yaşam şartlarına bağlı sanıyoruz. Düşünsenize böyle bir dünyada 200 yıl boyunca hayatta kaldığınızı? Ne yazık ki bu fikir, artık pek de cazip gelmiyor hiçbirimize.
İki gün önce aramızdan ayrılan Emma Morano’yu şimdiden sevgiyle anıyoruz ve sizi, onun uzun yaşamının sırrı hakkında bir parça fikir sahibi olmanızı sağlayacak hikayesiyle baş başa bırakıyoruz…
Emma Morano, 28 Kasım 1899’da, İngiltere Güney Afrika’daki Boers’la savaştığı sırada doğmuştu.
Morano, İtalyan mucit Guglielmo Marconi’nin, 1899 yılında ilk kez bir radyo sinyali göndermeyi başardığı, Civiasco kasabasında dünyaya geldi.
4 kız ve 3 erkek kardeşe sahip olan Morano, dünyanın 19. yüzyıla ait son bağlantısıydı…
Morano’nun annesi ve kız kardeşleri de 90 yaşından büyükken öldüler. Yani bu uzun yaşamın sırrı, biraz da genetik…
Morano, iki tane Dünya Savaşı gördü, bir tekstil fabrikasında çalışıp emekli oldu ve kötü bir kocadan ayrılma cesareti gösterdi…
75 yaşında emekli olan Morano, önce bir tekstil fabrikasında; sonra da aşçı olarak çalışmıştı.
Kendisi 100 yaşındayken Vikipedi’ye girilen entry ile tanındı ve onun uzun yaşamı, bu yılın başında İtalya’da düzenlenen bir partiyle kutlandı!
Emma Morano, geçen yıl Mayıs ayında New York’ta hayatını kaybeden Susannah Mushatt Jones’tan sonra, “dünyanın yaşayan en eski insanı” olarak kayıtlara geçti.
Morano’nun bakıcısı, onun uzun yaşamının sırrını, sıra dışı beslenme alışkanlıklarına bağlıyordu…
Çünkü o, her gün; ikisi çiğ olmak üzere üç yumurta ve yanında da biraz kıyılmış çiğ et yiyordu.
Morano’ya, 20 yaşındayken anemi teşhisi koyan doktor, ona böyle beslenmesini söylemişti. Ve Morano da, o yıldan itibaren bu diyeti asla bozmadı!
Emma Morano’nun, zamanla görme ve işitme duyularındaki kayıplar yüzünden; daha da önemlisi çağdaş olduğu insanların tamamını kaybettiği için, sosyal hayatı oldukça sınırlıydı.
Morano, çiğ yiyecekler tüketerek, sigara içmeyerek; günde 1 bardak en yapımı konyak içerek; ve daha da önemlisi 6 aylık bebeğini kaybettikten sonra, kendisine şiddet uygulayan kocasını terk ederek ömrünü uzattı!
Ve hayatının geri kalanında hep tek başınaydı…
Kim bilir, belki de bu kadar uzun bir hayat yaşamasının sırdı yalnızlıktadır.