DaimaKadın.com olarak “O Kadın” adlı bir kategorimiz var; kısa süre içerisinde haberleri olanlar olmuştur. Bu kategorimizin açıklaması ise “Varlığıyla herkese ilham olan, örnek kadınların hayatları ve başarı hikayeleri.” olarak geçiyor. Bugün size bu kategoride gururla yayınlayacağımız bir isimden bahsedeceğiz: Gözde Durmuş
Kendisi 31 yaşında ama dünyanın önde gelen dahilerinden biri olarak gösteriliyor. Ve bilim dünyası bu yolda Gözde Durmuş’un Nobel yolunda yürüdüğüne inanıyor. Küçük bir örnek vermek gerekirse: 2015 yılında MIT Technology Review Dergisi’ nin her sene düzenli olarak seçtiği “35 Yaş Altı Yenilikçiler Listesi”nde (Innovators Under 35, TR35), tıp ve biyolojide çığır açan 35 liderden biri olarak seçilmiş.
2003’te Orta Doğu Teknik Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü‘nde eğitimine başlayan Gözde Durmuş, daha lisans eğitimi sırasında Harvard Tıp Fakültesi‘nde araştırmalara katılmış. Şimdi ise kanser ve antibiyotik direnci gibi durumların erken teşhisi üzerine yoğunlaşıyor. Akciğer ve meme kanserini teşhis etmeyi ileri derecede kolaylaştıran maliyetini düşüren bir teknoloji geliştiriyor. Bu cihaz hücrelerdeki biyolojik değişiklikleri çok hızlı, basit ve düşük maliyetli bir şekilde tespit edebiliyor.
1 dolar, 1 damla kan ve 20 dakika
Bir manyetik mikro çipten bahsediyoruz. 1 dolara satın alınabilen ve sadece 1 damla kanınızı kullanabileceğiniz türden. Hem de 20 dakikada sonuç veriyor!
Şeker ölçüm cihazına benziyor
Bu cihaz tıpkı bir şeker ölçüm cihazına benziyor. Kanınızı veriyorsunuz ve cihaz kanınızda kanser hücresi olup olmadığını sorguluyor. Bu da herkesin evinde kendi kendine kanseri teşhis edebileceği müjdesini veriyor.
Kendisi bu sistemin gelişmesinde en önemli nedenlerden birini şu şekilde açıklıyor: “Akciğer başta olmak üzere kanser teşhisinde biyopsi alınıyor. Bu ağrılı, ameliyat gerektiren ve de pahalı bir süreç. Geliştirdiğimiz manyetik mikro çip kanserli hücreyi, manyetik özelliklerine göre ayrıştırmanın yolunu buldu. Hedefim büyük sağlık sorunları için basit çözümler getirebilmek. Bu aletle her hücrenin kendine has bir manyetik özelliği olduğunu gösterdik. Örneğin, kırmızı kan hücresi, beyaz kan hücresi, kanser hücresi ve bakteri hücresi; hepsinin kendine özgü bir manyetik hassasiyeti var.”
Tıpkı bir lego gibi
Alet tıpkı bir “Lego” gibi bir araya getirilerek kolayca üretilebiliyor. Ucuz, portatif ve kullanımı basit. Bu alet sayesinde kanser hücrelerine karşı hangi ilaçların etkili olduğu daha hızlı saptanalabilecek.
“Birkaç yıl içinde hastaların kolayca ulaştırılmasını sağlamak istiyoruz.”
Stanford Tıp Fakültesi hastaneleriyle ortaklaşa klinik çalışmalarla geliştirilen ağrısız bu yöntem şu anda Silikon vadisinde bir start-up aşamasında. Ve birkaç yıl içinde hastalara ulaştırılması için hızla çalışılıyor.
Yazımızı Gözde Durmuş’un insanlık ve Türkiye için umut vadeden güzel sözleriyle kapatalım:
“Bir bilim insanı olarak en büyük hayalim ve hedefim, geliştirdiğimiz teknolojilerin laboratuvar ortamından transfer edilerek direk hastalar üzerinde uygulanabilmesi, bir hastanın derdine derman olması. Uzun vadede bir yandan bilimsel çalışmalarıma devam ederken diğer yandan da herkesin ucuz ve kolay bir şekilde bu yeni teknolojilere erişimini sağlayıp, geniş kitlelere sağlık teknolojilerini ulaştırmak istiyorum.
Yararlanılan Kaynak: 1
