Bir anı ölümsüzleştirmenin en önemli yollarından biri ve hatta ilk akla geleni, hiç şüphesiz “fotoğraf”lardır. Bazen yıllara meydan okumuş bir fotoğraf, yeniden karşımıza çıktığında, bizi alıp o anın tam içine götürür ve tıpkı o an orada hissettiğimiz gibi hissetmemizi sağlar.
Şimdi göreceğiniz fotoğraflar 70’li ve 80’li yıllara ait. Ve hemen bitişiğinde de yeniden çekişmişleri duruyor. Zaman değişmiş, hayatlar ve hatta insanlar değişmiş… Ancak bazı duygular sapasağlam öylece yerinde durmayı başarabilmiş!
İşte yılların birçok şeyi değiştirirken bazı şeyleri değiştiremeyeceğini gösteren çok ama çok anlamlı fotoğraflar.
Fotoğrafçı Chris Porsz, 1970’li ve 80’li yıllarda fotoğraf makinesiyle Peterborough caddesinde dolaşarak, ilginç bulduğu kişilerin fotoğraflarını çekiyordu…
Peterborough Bölge Hastanesi’nde bir kaza sigortası görevlisi olarak çalışmayı bıraktığı günlerde, bir sokak fotoğrafçısı olmaya ve sokaktaki insanların yaşamlarını görüntülemeye karar verdi.
Sanatçı, o yıllarla ilgili olarak, “Kalabalıktan sıyrılmış, aykırı insanlar arıyordum” diyor.
Ancak o, bir kamera görevlisi olarak çalıştığı ve çocuklarını büyüttüğü 25 yıl boyunca kamerasını yeniden eline alamadı…
Ta ki, insanların eski fotoğraflarına yeniden rastlayana dek… Chris, işte o zaman, o yıllarda fotoğraflarını çektiği insanlara ulaşmaya karar verdi. Ve bunun için de, eserlerini gazetede yayınladı. Böylece insanlar, kendilerini tanıyabilirlerdi.
Gazetede, sanatçıya, “Paramedic Paparazzo” isimli bir haftalık bir köşe ayrıldı. Burada onun samimi fotoğrafları paylaşıldı ve okuyucular, tanıdık yüzleri veya kendilerini gördüklerinde gazeteye geri dönüş yaptılar.
Tony ve Sally Wilmot, sanatçıyla ilk temas kuran kişilerdi. Ve sanatçı, eski fotoğraftaki aynı pozları yeniden yaratmanın eğlenceli bir fikir olabileceğini düşündü.
Ve 5 yılın ardından tam 134 fotoğraf, yeniden düzenlendi…
Sanatçı, fotoğrafları bir araya getirme süreciyle ilgili olarak; “Bir sürü dedektiflik çalışması, çok sayıda başarısızlık ve hayal kırıklığı yaratan birçok şey…” diyor. Ve ekliyor: “Yeniden fotoğraf çektirmek istemeyen ya da ne yazık ki erken yaşta vefat etmiş insanlar… Bunların hepsi, bana başarısız olmaktan daha ağır geldi.”
Sanatçı, bir insanı bulmak için bazen aylarını harcarken; zaman zaman da oldukça ürkütücü tesadüflerle karşılaştı.
Bir keresinde, çağrısına bir ambulans cevap verdi. Ve hasta, sanatçıyı tanıdı; hatta kendisini ve arkadaşlarını ne zaman fotoğrafladığını hatırladı.
Kişileri yeniden fotoğraflarken de, orijinal resimlere mümkün olduğunca sadık kalmaya çalıştı.
Sanatçı için bunu yapmanın pek de kolay olduğu söylenemez. Çünkü onun fotoğrafları çektiği arka planların çoğu değişmişti. Sadece arka planlar da değil, insanların görüntüleri de büyük ölçüde değişmişti…
Sanatçının birleştirdiği fotoğrafların, ona ne kadar değerli ilişkilerin olduğunu ve zamana meydan okuyabildiklerini gösterdiğini söylüyor…
Zaten onun fotoğraflarındaki konularının birçoğu da, dostluklardı!
Chris, “Açıkçası onları yeniden görebileceğimi hayal bile edemezdim. Eğer böyle bir fikrim olsa, zamanında onların iletişim bilgilerini alırdım; bu da işimi büyük ölçüde kolaylaştırırdı. Ama eğer böyle olsaydı; proje zaten anlamını tümüyle yitirecekti; değil mi?” dedi.