Merhaba ben Bay Düşünce!
Sana şimdi kendimi, ailemi, görevimi tanıtacağım. Hazırsan başlıyorum.
Öhöm, öhöm!
Nasıl doğdum ve neyim?
Ben hepimiz gibi yüce farkındalık tarafından doğdum; beni zihin olarak da bilirsin. Benim bir bedenim yok, bu yüzden gözle görülmem, kapını çalarım ve sen kapıyı açarsın, kimse yok sanarsın ve evine girerim, farkında olmazsın. Üstelik evine girdikten sonra sana direktifler veririm, yapman gerekenleri söylerim; gözle görülmediğim için bunları sen kendinden bilirsin, sana ait sanırsın, böylece ben ev sahibin olurum; sen de kölem haline gelirsin!
Ah! İşimi çok iyi biliyorum…
Ben nasıl çalışırım?
Ben şöyle çalışırım; sana bir düşünce veririm. Ve o sana ait sanırsın; kim bilir o kondomu senden önce kaç milyar kişi taktı ve sen de takıyorsun, takmaya devam edeceksin, çünkü ne olduğumu sorgulamadın ve benim dünyadaki herkese yeni kondom alacak kadar param yok, birkaç kondomum var ve herkese aynısını veriyorum, şükürler olsun ki hayır bu kirli demiyorlar…
Ailem: “Geçmiş” ve “gelecek”
Annemi tanıştırayım; onun adı “geçmiş”. Herkesi doğuran bir annesi var, beni de geçmiş doğurdu. Ben sürekli annemin elinden tutarak; namıdiğer “bayan geçmiş”; senin yanında dururum; hatta itiraf etmem gerekirse o olmadan var olamam ki! Bir de babam var, onu o kadar sevmem, annem yorulduğu zaman babamı kullanırım; adı “gelecek”.
İlginçtir ama babam çok güçlüdür, çok karizmatiktir ve insanları cezbedici etkisi altına alır; ne zaman insanlara bay gelecek fikriyle gelsem; hemen onun karizmasına hayran olurlar ve geleceğin çok güzel olacağı hayallerine dalarlar…
Ebedi düşmanım: “Şu an”
Ebedi düşmanım; şu an! Hatta sadece ben değil; ailem bile nefret eder ondan, o pis yılan öyle gıcıktır ki!
Daha önce söylemiştim; ben annem ya da babam olmadan tek başına var olamam diye; o pislik hep tek başına gezer. Tek başına var olur, yanına kimseyi almaz; “sevgi ve mutluluk” adında bir parfüm sıkar, leş gibi kokar!
Ben onun içinde var olamam; bu yüzden hayranlarımla sürekli temas halindeyimdir ya annem ya babam yada ilgi çekici oyuncaklarımla onların dikkatini dağıtırım, böylece onlar asla şu anda var olamazlar! Ha-ha-ha…
Laf aramızda kalsın; bu yazıyı yazan çocuğu sevmiyorum, onun görünmez gözleri var ve benim görünmez bedenimi görebiliyor. Geçen gün evine sızdım, sızmaz olaydım; önce babamı balkondan aşağı attı, annemi tost makinesinde kızarttı ve sonra parça parça yapıp martılara attı, beni de öyle bir patakladı ki, her yerim hala mosmor; şeytan görsün onun yüzünü de yumruklarını da; sen sen ol onun yanına düşüncelerle, yani benle yaklaşma, onun farkındalık kasları çok güçlü!